(Bölümün numarası 10; Page No. 123)
Bir kimse Ramazan ayında bir ülkeden bir başka ülkeye gitse ve bu iki ülke arasında Ramazanın başlangıcı ve bitimi farklı olsa hükmü nedir? Bu kişi Ramazan ayının girdiği ve çıktığı esnadabulunduğu ülkenin takvimine uyar.
(2665) no'lu fetva:
Soru :
Bir köyün halkından Huveylid el-Cede'î adında bir vatandaş bize bir soru sordu:
Huveylid sorusunda şöyle diyor: Kendisi bu yıl Şaban ayınının otuzunda Kuveyt'te
bulunmaktaymış.
Kuveyt Radyosu
bir bildiri yayınlamış.
Bu bildiride Ramazan hilalinin Ümmü'l-Kurâ takvimine göre 30 Şaban
salı gecesi görülmesinin şer'an sabit olduğu ilan edilmekteymiş.
Ve bu kişi radyonun başında otururken,
Riyat radyosundan şu bildirinin yapıldığını duymuş:
Yüksek Yargı Konseyi yayınladığı bildiride Ümmü'l-Kurâ takvimine göre otuzuncu salı gecesi ramazan hilalinin
görülmesinin kendilerince sabit olmadığı
bilidirilmekteymiş. Ve bu kişi o sırada kendi ifadelerince hilali gördüklerini bildiren ülkede bulunmaktaymış ve onlarla birlikte oruca başlamış. Bunun ardından
iki gün geçtikten sonra Suudi Arabistan Krallığına
(Bölümün numarası 10; Page No. 124) geri dönmüş ve insanların Ramazanın ikinci gününün orucunu tuttuklarını görmüş. Halbu ki onun açısından bu Ramazanın üçüncü günü oluyormuş. Ramazan ayının bitimi konusunda kafası karışmış. Ramazanı otuz güne tamamlayıp tamamlamayacağına ve bizimle birlikte oruç tutmasının gerekip gerekmediğine karar verememiş. Kuveyt
radyosu
Ramazanın otuzuncu gecesi şevval hilalini gördüğünü beyan etse kendisi ile birlikte oruç tutanlarla oruç tutmayacak mı yoksa ne yapacak karar verememiş. Adı geçen kişi Riyat radyosunun yayınladığı bildirinin
kendisi
açısından daha doğru olduğuna
inanmakta
ve Kuveyt halkı ile birlikte tuttuğu orucun Ramazan ayına hürmeten tutulmuş bir oruç olduğunu kabul etmektedir. Bu ilan konusunda açıklama yapmanızı rica edmiyoruz
Cevap: Bir kimse bir ülkede bulunuyor ve o ülke halkı oruca başlamışsa onun da o ülke halkı ile birlikte oruç tutması gerekir. Çünkü oruç konusunda bir ülkede bulunan kişinin hükmü o ülkenin hükmüne tabidir. Çünkü Hz. Peygamber (s.a.v)
Gerçek oruç, (hep beraber) tuttuğunuz gündekidir. Gerçek iftar, (hep beraber) ettiğiniz gündekidir. Gerçek kurban (hep beraber) kurban kestiğiniz gündekidir.
buyurmuştur. Bu hadisi
Ebu Davud
ceyyid bir isnatla rivayet etmiştir. Bu hadisin hem Ebu Davud'da ve hem de başka hadis kitaplarında şahitleri bulunmaktadır.
Bu kişinin halkı ile birlikte oruca başladığı ülkeden bir başka ülkeye geçmesi durumunda oruç tutmama ve oruca devam etme hakkındaki hükmü intikal ettiği ülkenin hükmüne tabidir. Onlar oruca başladığı ülkeden önce oruca son verirlerse o da oruç tutmaz. Ama oruca 29 günden önce son verirse bir gün kaza etmesi gerekir. Çünkü ay 29 günden eksik olmaz. Oruç tutmadığı günü kaza eder. (Bölümün numarası 10; Page No. 125) Başarı Allah'tandır! Efendimiz Muhammed'e (s.a.v.), âilesine ve sahabesine salât ve selam olsun.