(19433) Numaralı fetva:
Soru: (Hâzihi's-sufiyye) adlı kitapta okudum ki, bu fırka akidesi bozuk, sapkın, ibadet konusunda bidat yollara tutunmuş bir fırkadır. Sonra Şeyhü'l-islam İbn Teymiyye'nin (et-Tasavvuf) adlı eserinde (kitabında) ve İbnü'l-Kayyim'in (Medâricu's-salikîn)'inde okudum ki, sufiler içerisinde ilim ehli, zühd ve takva sahibi, selefi salihinin yöntemine önem veren kişiler varmış. Sufiler içerisinde bazıları şöyle diyorlar: "Bizim yolumuz, kitap ve sünnetle amel yoludur." Zât-ı âlinizden bize bilgi vermenizi istiyorum. Şöyle dememiz caiz midir: "Sufilik mutlak olarak bozuk, sapkın bir fırkadır" ya da "bu iş derindir" veya onlar hakkında ne dememiz gerekir? Bana bilgi verin. Allah bilginizi artırsın. Allah sizi hayırla mükafatlandırsın.
(Bölümün numarası 2; Page No. 95)
Cevap: Şeyhü'l-İslam İbn Teymiyye ve İbnü'l-Kayyim'in sufilikle ilgili sözleri mu'tedil olan sufiler için (yani, eski sufiler)'dir. Fakat sonraki gelen sufilerin çoğu, dalalet ve hurafe içerisindedir. Fakat her durumda tasavvuf İslam'da bidattır.
Peygamber (s.a.v.) şöyle buyurmuştur:
Her türetilen şey bid'attir. Her bid'at sapıklıktır.
Müslümanın kitaba ve sünnete tutunması, inanç ve amelde selefin yolundan gitmesi gerekir. Allah herkesi faydalı ilime ve salih amele muvaffak kılsın. Başarı Allah'tandır! Allah, peygamberimiz Hz. Muhammed (s.a.v.)'e, âilesine ve sahabesine salât ve selam etsin.