(189) no'lu fetvanın onbirinci sorusu:
Soru 11:
Üç sahabiye söven kimseye karşı nasıl muamele edelim?
Cevap 11: Rasûlullah'ın (s.a.v.) sahabileri bu ümmetin en hayırlıları olup Allah onları Kur'ân'da övgüyle anmıştır. Allah te'âlâ şöyle buyurmuştur:
(İslâm dinine girme hususunda) öne geçen ilk muhacirler ve ensar ile onlara güzellikle tabi olanlar var ya, işte Allah onlardan razı olmuştur, onlar da Allah'tan razı olmuşlardır. Allah onlara, içinde ebedî kalacakları, zemininden ırmaklar akan cennetler hazırlamıştır. İşte bu büyük kurtuluştur.
Bir başka ayette de şöyle buyurmuştur:
Andolsun ki o ağacın altında sana biat ederlerken Allah, o müminlerden razı olmuştur. Kalplerinde olanı bilmiş, onlara güven duygusu vermiş ve onları pek yakın bir fetihle ödüllendirmiştir.
Allah te'âlâ'nın sahabileri övgüyle andığı ve cennete girecekleri vaadinde bulunduğu daha başka ayetler de bulunmaktadır.
Hz.Ebu Bekir,
Hz.Ömer,
Hz. Osman ve
Hz. Ali
(Bölümün numarası 3; Page No. 399) işte o ilk öncülerden ve ağacın altında biat edenlerdendir. Hz. Peygamber (s.a.v.) bizzat kendisi
Hz. Osman ile biatleşmiş
ve bu biat Hz. Osman lehine Hz. Peygamber'in bir hüsn-i şehadeti ve duyduğu güven mesabesine geçmiştir. Hz. Peygamber ile yapılan diğer biatlerden de daha güçlüdür. Hz. Peygamber (s.a.v.) birçok hadiste onları,
özellikle de Hz. Ebu Bekir'i,
Hz. Ömer'i,
Hz. Osman'ı ve
Hz. Ali'yi hem genel hem de detaylı olarak övgüyle anmıştır.
Başka bir sahabi grubu içinde onları cennetle müjdelemiş,onlara sövme hususunda uyarıda bulunmuş ve şöyle buyurmuştur:
Ashabıma sövmeyin. Herhangi biriniz Uhud dağı kadar altın infak etse, onlardan birinin bir ölçek hatta yarım ölçek sadakasına ulaşamaz.
Bu hadisi
Müslim,
Sahîh'inde
Ebi Hureyre
ve Ebi Said el-Hudri tarikinden rivayet etmiştir.
Dolayısıyla kim Hz. Peygamber'in (sav) ashabına, özellikle de soruya konu olan üç sahabiye,
Hz. Ebu Bekir,
Hz. Ömer ve
Hz.Osman'a söver veya kötü sözler söylerse,
Allah'ın Kitabı'na, Rasûlü'nün sünnetine muhalefet etmiş, onları yermesi dolayısıyla Kitab'a ve sünnete aykırı davranmış olur. Allah'ın sahabelerden sonra gelen, bağışlanma dileyen ve mü'minlere karşı kalbinde hiçbir kin bırakmaması için Allah'a dua edenlere vaadettiği mağfiretten mahrum kalır. O üç sahabiye zemmetmesinden dolayı böyle kimselere nasihat etmek, onların sahip oldukları fazilet konusunda uyarıda bulunmak, sahip oldukları dereceleri ve islam'daki sebat ve dürüstlüklerini tanıtmak gerekmektedir. Şayet tevbe ederse, o da bizim din kardeşlerimizden biridir. Fakat o sahabileri kötü dille anıp sövmeye devam ederse, yapılan eylemin reddedilmesi konusunda şerî siyasete de riayet ederek imkan nispetinde engel olunması gerekir. Diliyle ve eliyle bu eylemi reddetmekten aciz olan kalbiyle reddeder ki bu da sahih hadiste sabit olduğu üzere en zayıf imandır.Başarı Allah'tandır! Efendimiz Muhammed'e (s.a.v.), âilesine ve sahabesine salât ve selam olsun.