(Bölümün numarası 7; Page No. 356) (16732) Numaralı fetva:
Soru 1 : Mezarların üzerine bina yapılmasını ve süslenmesini yasaklayan bir hadis olmasına rağmen, neden Resulullah'ın (s.a.v.) kabri şimdi olduğu şeklide bina edilmiştir?2 : Bu kabrin hangi tarihte yapıldığını ve yapılış hikeyesini bildirmenizi rica ederim.3 : Resulullah'ın (s.a.v.) ehl-i beyti ve sahabeleri konusunda durumun keyfiyeti nedir?4: Suudi Arabistan'da, Suutlu büyük şahsiyetlerin mezarları üzerinde bina ve süsleme yapılanlar var mıdır?
5: Suudi Arabistan'da mezarların üzerine bina yapılmasını engelleyen bir kanun var mıdır?
6 : Zat-ı alillerinizin ölüme hürmet ve ona sevgi amacıyla mezarların süslenmesi hakkında görüşünüz nedir?
Cevap: Öncelikle:
Mescid-i Nebi’yi Resulullah (s.a.v.) Allah’ın emriyle takva üzerine inşa etmiştir. Resulullah (s.a.v.) vefat ettikten sonra kabri mescidin içine yapılmadı.
Aksine onun (s.a.v.) kabri, Hz. Aişe (r.a.)’nın odasının içinde yapıldı. Hz. Ebu Bekr (r.a.) vefat edince aynı odada Resulullah’ın (s.a.v.) yanına defnedildi. Sonra Hz. Ömer (r.a.) vefat edince aynı odada onların yanına defnedildi. Hz. Aişe’nin (r. a.) odası mescidin dışında sağ tarafındaydı. Hz. Osman (r.a.), mescidi genişlettiğinde oda yine de mescidin içine girmedi. Hulefa-i raşidin döneminden sonra hicret-i nebevinin birinci yüzyılının sonunda Velid b. Abdülmelik döneminde mescidin genişletilmesiyle Hz. Aişe’nin odası mescidin çatısı altına girmiş oldu. Bu genişletme ise, ilim ehline danışılarak yapılmamıştı.
(Bölümün numarası 7; Page No. 357)
İkinci olarak: Resululah (s.a.v.) ehl-i beytini ve sahabeleri vefat ettiklerinde el-Beki' Mezarlığı’na defnederdi. Mezarların seviyesini yerle aynı seviyede bırakır, üzerine fazladan toprak eklemez ve onu bir karıştan fazla yükseltmezdi. Ayrıca mezarı süslemez, onu sıvamaz ve üzerine bina yapmazdı. Üçüncü olarak: Allah’a hamd olsun, memleketimizde üzerlerine kabir yapılan mezar yoktur. Bu ülkede alimler, Resulullah’ın (s.a.v.) sünnetine uyarak mezarların üzerine bina yapılmasını yasaklamışlardır. Aynı zamanda bu ülkedeki alimler, mezarın yerden yüksekliğinin bir karıştan fazla olmasını yasaklamışlardır. Bu ümmetin selefi de birbirlerine bunu vasiyet etmişlerdir. Ebû Hayyâc’tan rivayet edildiğine göre Hz. Ali (r.a.) şöyle demiştir:
Rastladığın yüksek kabirleri de yerle bir et. Nerede canlı sûreti bulursan onu tanınmaz hale getir.
Hadisi Müslim rivayet etmiştir
(Bölümün numarası 7; Page No. 358) Alimler kabirlerin süslenmesini ve üzerlerine yazılar yazılmasını da yasaklamışlardır. Çünkü böyle yapmak kabrin sahibi hakkında aşırılığa yol açar. Aynı zamanda böyle yapmak şirkin vesilelerindendir. Bu yüzden Resulullah (s.a.v.) kabirlerin sıvanmasını, üzerlerine bina yapılmasını yasaklamıştır. Suudi Arabistanlı büyük şahsiyetlere ait diğer kabirlerden farklı kabirler yoktur. Onlar da diğer insanlar gibi müslümanların mezarlığına defnediliyorlar. Dördüncü olarak: Suudi Arabistan'da kabirlerle ilgili özel bir kanun yoktur. Bu konuda Resulullah’ın (s.a.v.) sünnetine uyulmaktadır. Beşinci olarak: kabrin üzerine bina yapmak, yükseltmek, sıvamak, yazı ve resimlerle donatmak gibi şekillerle mezarları süslemek caiz değildir. Çünkü bunlar, yasaklanan işlerdir. Vefat eden kişiye yapılması gereken şey, ona dua etmek, ona rahmet dilemek ve onun için sadakada bulunmaktır.
Başarı Allah'tandır! Allah, peygamberimiz Hz. Muhammed (s.a.v.)'e, âilesine ve sahabesine salât ve selam etsin.