Ramazan günlerinin uzunluğu ve kısalığı

(1442) no'lu fetva: Soru: İslami Dünya Derneği Kopenhag'daki - Danimarka- temsilcisi Muhammed Dir Münci'den bir mektup aldı. O mektubunda İskandinavya ülkelerinin bazı bölgelerinde yıl boyunca gündüzün geceden çok uzun olduğunu ifade ediyordu. Öyle ki, gündüz yirmi bir saat sürerken gece sadece üç saat sürüyordu. Yine mektubunda, Ramazan ayının gelişi kışa denk geldiğinde Müslümanların sadece üç saat oruç tuttuklarını, yaza rastladığında ise gündüzün çok uzun olması sebebiyle güç yetirememelerinden dolayı orucu terk ettiklerini bildirdi. Şeyh Dir Münci iftar ve sahur vakitlerinin ve o bölgelerdeki Müslümanlara ilan edilmek üzere Ramazanda oruç tutulacak sürenin belirlenmesini istiyor.Bu konuda şeri bir açıklamanın yapılmasını kibarca rica ediyorum. Ta ki sözü edilen meselede cevap vermem benim için kolay olsun. (Bölümün numarası 10; Page No. 114)


Komisyon soruyu inceledikten sonra şöyle cevap verdi: İslam dini tam ve kapsamlıdır. Allah Te'âlâ şöyle buyurdu: Bugün size dininizi ikmal ettim, üzerinize nimetimi tamamladım ve sizin için din olarak İslâm'ı beğendim. ve Allah Te'âlâ şöyle buyurdu: De ki: Hangi şey şehadetçe en büyüktür? De ki: (Hak peygamber olduğuma dair) benimle sizin aranızda Allah şahittir. Bu Kur'ân bana, kendisiyle sizi ve ulaştığı herkesi uyarmam için vahyolundu. Yine Allah Te'âlâ buyurdu ki: Biz seni bütün insanlara ancak müjdeleyici ve uyarıcı olarak gönderdik; Allah Te'âlâ müslümanlara orucun farz olduğunu şu ayetle bildirdi: Ey iman edenler! Oruç sizden önce gelip geçmiş ümmetlere farz kılındığı gibi size de farz kılındı. Umulur ki korunursunuz. Yine Rabbimiz orucun başlangıç ve bitişi arasındaki zamanla ilgili şöyle buyurdu: Sabahın beyaz ipliği (aydınlığı), siyah ipliğinden (karanlığından) ayırt edilinceye kadar yeyin, için, sonra akşama kadar orucu tamamlayın. (Bölümün numarası 10; Page No. 115) Bu hüküm bir ülkeye ya da insanlardan bir kısmına has kılınmamıştır. Bilakis genel bir uygulamadır. Hakkında soru sorulan kişiler de bu genel halkın içindedir. Allah Te'âlâ yücedir ve kullarına karşı lütufkardır. Üzerlerine vacip olan fiillerde onlara yardımcı olacak kolay yollar ile kanunlar koymuştur. Mesela Ramazanda yolcu ve hastaya meşakkati gidermek maksadıyla oruç tutmamaya izin vermiş ve şöyle buyurmuştur: Ramazan ayı, insanlara yol gösterici, doğrunun ve doğruyu eğriden ayırmanın açık delilleri olarak Kur'an'ın indirildiği aydır. Öyle ise sizden ramazan ayını idrak edenler onda oruç tutsun. Kim o anda hasta veya yolcu olursa (tutamadığı günler sayısınca) başka günlerde kaza etsin. Allah sizin için kolaylık ister, zorluk istemez. Ramazan ayını karşılayan her mükellefe günler uzun da olsa, kısa da olsa oruç tutmak vaciptir. Eğer kişi günün orucunu tutmaktan aciz kalır ya da ölüm veya hastalıktan korkarsa, zararın giderilmesi amacıyla açlığını giderecek bir şeyle iftar etmesi caizdir. Sonra günün geri kalanını tutar ve imkan bulduğu başka günlerde bozduğu orucun kazasını yapar.Başarı Allah'tandır! Efendimiz Muhammed'e (s.a.v.), âilesine ve sahabesine salât ve selam olsun.


Tags: