Okumanın sevabını ölüye bağışlamak

Okumanın sevabını ölüye bağışlamak (2232) no'lu fetvanın üçüncü sorusu: Soru 3: (Bölümün numarası 9; Page No. 43) Kur'ân okuma ve diğer iyiliklerin sevabı, ister çocuklarından olsun isterse başkalarından olsun ölüye ulaşır mı?


Cevap 3: Bildiğimiz kadarıyla Peygamber'in (s.a.v.), akrabalarından yahut başkalarından olan ölülere Kur'ân okuduğu ve sevabını bağışladığına dair bir rivayet gelmemiştir. Onun sevabı onlara ulaşmış olsaydı, ona devam eder ve ölülerine faydalı olmaları için ümmetine onu açıklardı. Çünkü O (s.a.v.), mü'minlere karşı çok şefkatli ve merhametlidir. Ondan sonra Raşid Halifeler ve diğer sahabeler (r.a.) bu konuda onun yolunu takip etmişlerdir. Onlardan hiçbirinin, Kur'ân'ın sevabını başkalarına bağışladığını bilmiyoruz. Her türlü hayır, onun (s.a.v.) sünnetine ve Raşid Halifeleri ve diğer sahabelerinin (r.a.) sünnetine tabi olmadadır. Şer ise, bid'atlara ve sonradan ihdas edilen işlere tabi olmadadır. Zira Peygamber (s.a.v.) şu sözüyle bundan sakındırmıştır: (dinde) Sonradan uydurulan işlerden uzak durun. Her uydurulan şey bid'attır. Her bid'at sapıklıktır. Yine şöyle buyurmuştur: Kim bizim dinimizde olmayan bir şeyi ortaya çıkarırsa, o merduttur, makbul değildir. Buna göre ölüye Kur'ân okumak caiz değildir ve bu okumanın sevabı ona ulaşmaz, bilakis bu bid'attır.Diğer iyilik çeşitlerine gelince, sevabının ölüye ulaştığına sahih bir delilin delalet ettiği şeyin kabulü gerekir. Onun adına sadaka vermek, ona dua etmek ve onun yerine hac yapmak gibi. O konuda bir delil yoksa, ona delil bulununcaya kadar o gayr-i meşrudur. Buna göre ölüye Kur'ân okumak caiz değildir ve âlimlerin sahih olan görüşüne göre bu okumanın sevabı ona ulaşmaz, bilakis o bid'attır. (Bölümün numarası 9; Page No. 44) Başarı Allah'tandır! Efendimiz Muhammed'e (s.a.v.), âilesine ve sahabesine salât ve selam olsun.



Tags: