(6029) Numaralı fetva:
Soru:
Bir kimsenin, eşine mehir olarak Kur'ân-ı Kerim vermesi caiz midir? Böyle bir durumdu talak vaki olursa yapılması gereken nedir?
Cevap: Birinci olarak: Akit esnasında mal bulamazsa, mehir olarak kadına Kur'ân'dan bir şey öğretmesi sahihtir. Zira
Buhari ve Müslim'de
Sehl (Bölümün numarası 19; Page No. 36)
b. Sa'd'dan
(r.a.) şöyle rivayet edilmiştir:
Bir kadın Resûlüllah'a geldi: Ya Resûlellah, ben nefsimi sana hibe ettim, dedi. Ve kadın uzunca bekledi. Adamın biri şöyle dedi: Ya Resûlellah, ihtiyacın yoksa, beni onunla evlendir. Resûlüllah ona: (Mehir olacak) ona verecek bir şeyin var mı? buyurdu. Adam: İzarımdan başka bir şeyim yok, dedi. Resûlüllah (s.a.v.), İzarını ona verirsen izarsız kalırsın, bir şeyler ara dedi. Adam: Bir şey bulamıyorum, dedi. Resûlüllah: Bir demir yüzük bile olsa ara dedi. Adam aradı ve bir şey bulamadı. Resûlüllah (s.a.v.) ona: (Öyleyse) Kur'ân'dan bildiğine karşılık seni onunla evlendirdim, buyurdu.
Hadis, "müttefekun aleyh"tir.
Yine ona mehir olarak Kur'ân-ı Kerim vermesi de caizdir. Çünkü âlimlerin sahih olan görüşüne göre, Kur'ân-ı Kerim'in satılması ve alınması caizdir. İkinci olarak: Kocası, akit esnasında söylediği şeyi yerine getirmeden önce talak olması durumunda, talak zifaftan önce olmuşsa mehrin yarısını ve zifaftan sonra olmuşsa mehrin tamamını talep etme hakkı vardır. Ancak her iki durumda yahut onlardan birinde kadın bundan vazgeçerse yahut mubah olan bir bedel karşılığında aralarında anlaşırlarsa bu istisnadır. Başarı Allah'tandır! Allah, peygamberimiz Hz. Muhammed (s.a.v.)'e, âilesine ve sahabesine salât ve selam etsin.