(Bölümün numarası 26; Page No. 87) ( 2165 ) Numaralı fetvanın birinci ve üçüncü soruları:
Soru 1
: Ben ayrı ülkelerden olan 10 arkadaşımla ikamet ediyorum, 9 tanesi hristiyan, onuncusu hiçbir dine bağlı değil, kahvaltımızı tek sofrada beraber yapıyoruz, arkadaşlarımızdan iki kişi sırayla bu işi yapmakta, dinimize göre beraber kahvaltı yapmamız caiz mi? şunu da ifade edeyim ki, bu hayat şartlarında tek başına ev tutmam mümkün değil.
Cevap 1 : İslam dini zorlukları kaldırma, kolaylık ve rahatlaştırmak üzerine temellenmiştir, tek başına ev tutamayacak olduğun müddetçe onlarla beraber kalabilirsin, ancak onları sözlerinle, yaşantınla ve yaptıklarınla islam'a davet etmen gerekir, belki Allah sende bir bereket kılar.
Soru 3 : Bunlarla muamele yapmak, onlarla iç içe olmak sevgi ve saygıyı artırır, çoğu zaman hafif bir öğün, meşrubat içme için veya meyve yemek için birbirlerini özel odalarına davet ediyorlar, ben de arkadaşlarım ister hristiyan veya diğer dinlere mensup olsun beni çağırmalarını bekliyorum, davetlerine katılayım mı, ben de onları davet edeyim mi, yoksa böye şeyleri terk mi edeyim? Ben de burada onlara islam dininin kurallarını anlatmak için çaba sarfedeyim, benim korkum eğer daveti kabul etmezsem, islamda baskı ve zorluğun olduğunu anlamasıdır, bundan dolayı bu durum nefrete yol açar ve islam fikrinden uzak durmasına sebep olur. Görüşünüz nedir?
Cevap 3 : Mahallene (senin yerine- senin odana) onları davet et, davetlerine icabet et, onları Allah'a davet et, ilk soru cevabında geçtiği gibi. (Bölümün numarası 26; Page No. 88) Başarı Allah'tandır! Allah, peygamberimiz Hz. Muhammed (s.a.v.)'e, âilesine ve sahabesine salât ve selam etsin.