Kız öğrencileri törenlere katılmak için zorlamak caiz midir?

Soru 3 : Milli kutlamalar iddiasıyla, hükümet güçleri kız talebelerini bu törenlere katılmaya zorlayabilir mi?


3 : Devlet yöneticileri devletlerini söz, fiil ve hukuk açısından Allah'ın (c.c.) kitabına ve Resulullah'ın (s.a.v.) yoluna uygun olarak yönetmedikçe milletler mesut olmaz, kalkınmaz, işleri düzene girmez ve varlığını koruyamaz. Yöneticiler ve sorumlular, din, istikamet, ilim, kültür, sanayi, ziraat, güç ve refah gibi hayatın her alanında önde giden milletlerle ayakta kalırlar ve saygınlıklarını korurlar. Ülke kalkınır, akıl sahiplerinin hayran kaldıkları dikkat noktası olur ve durumunu kavrayan herkes ondan dehşete kapılır. (Bölümün numarası 17; Page No. 114)  Yöneticiler halkları için siyaset ve iyi işler yaptıkça karşılığında güç, kudret ve şeref elde ederler. Milletler, halkının hayrına çalışan ve onları doğruya davet eden yöneticileriyle bunu gerçekleştirmek için yardımlaşıp destek oldukça rahat ve huzura kavuşurlar... Müslümanların yöneticileri, dünya ve ahirette huzura kavuşmak ve beraberce saadete erişmek için halklarını İslam siyaseti ile idare etmeli, Resullah'ın (s.a.v.) izinde gitmeli, onun yoluna uymalı ve Hulafe-i Raşidini takip etmelidir. İslam şeriatına aykırı davranmamalıdır. Arzu ve hevalarına uyup, uygulama, yönetme ve adetlerinde kafir devletleri taklit ederek kendi elleriyle kendilerini helaka sürüklememelidir. Ahlaksızlıklarında, kültürlerinde, okullara soktukları müstehcenlik ve eğlence hususunda, kadın erkek karışık bir araya toplamalarında ve buna benzer diğer şer ve fesat çeşitlerinde kafirlere uymamalıdır. Eğer onlar bunları yaparlarsa, sağlam kulpları kırılır, güçleri zayıflar Allah'ı hafife almış olurlar ve Allah'ta onları zelil eder ve azabı hak ederler. Yoldan çıkan fesatçıların sonu da budur. Son olarak insanların sözlerinde, az sözle çok mana ifade edebilme özelliğine nail olan Resulullah'ın (s.a.v.) nasihatinden daha kapsamlı, daha güzel, daha muhkem ve daha kamil bir nasihat bulunamaz. O şöyle buyurmakta: (Bölümün numarası 17; Page No. 115)  Dikkat edin, hepiniz çobansınız ve hepiniz maiyetinizdekilerden sorumlusunuz. İnsanlara yönetici olan bir çobandır ve halkından sorumludur. Erkek, aile halkının çobanıdır ve ailesinden sorumludur. Kadın, kocasının ev halkının ve çocuklarının çobandır ve onlardan sorumludur. Adamın kölesi efendisinin malının çobanıdır ve ondan sorumludur. Dikkat edin, hepiniz çobansınız ve hepiniz maiyetinizdekilerden sorumlusunuz. Ve şöyle buyurmakta: Allah, bir kulu bir halka idareci kılar da o kişi nasihatlarıyla halkı muhafaza etmezse, cennetin kokusunu alamaz. bir başka rivayette Müs­lü­man­lardan bir halkın ida­re­si­ne geçen bir yönetici, on­la­rı al­dattığı halde ölür­se, Al­lah cen­ne­ti ona ha­ram kı­lar. Bütün yöneticiler halkı konusunda Allah'tan korkmalıdır. Onlara iyi davranmalı ve aralarında adaletle hükmetmelidir. (Bölümün numarası 17; Page No. 116)  Başarı Allah'tandır! Allah, peygamberimiz Hz. Muhammed (s.a.v.)'e, âilesine ve sahabesine salât ve selam etsin.


Tags: