(1601) no'lı fetvanın ikinci sorusu:
Soru 2:
Müslüman olmayanların okuması için Kur'ân-ı Kerim'in Fransızcaya tercüme edilmesi mümkün müdür? Allah Te'âlâ şöyle buyuruyor:
Şüphesiz bu, değerli bir Kur'ân'dır.(77)korunmuş bir kitapta(78)Ona ancak temizlenenler dokunabilir.
Bu kitabın baş tarafında yazılı olduğuna göre:
Göklerde ve yerde ne varsa hepsi Allah'ındır ve Allah her şeyi kuşatmıştır (Hiçbir şey O'nun ilim ve kudretinin dışında kalamaz).(126)Senden kadınlar hakkında fetva istiyorlar. De ki,... size Allah açıklıyor:
Cevap: Kur'ân-ı Kerim'in ifade hassasiyeti, üslup üstünlüğü, yapısının güzelliği ve nazmının muhkemliği bakımından dengi olacak, mucizeliği bakımından, ifade ettiği hükümler ve adap açısından tüm maksatlarını sağlama, ibretleri, asli ve ikinci derecedeki manaları ortaya çıkarma ve belağat ve fesahatinin mükemmelliğinden kaynaklanan özellikleri gibi benzer hususiyetleri bakımından onun yerine geçecek şekilde tercüme edilmesi mümkün değildir. Böyle bir şeye yeltenen kimse, herhangi bir araç ve merdiven olmaksızın göğe çıkmaya çalışan veya kanatsız, gereçsiz havada uçmaya çabalayan birine benzer.İlim adamının kendi kapasite ve gücü nispetinde Kur'ân manalarından anladıklarını bir başka dille, o dili konuşan kimseler için Kur'ân'ın hidayetinden kavrayabildiklerini, çıkardığı hükümleri veya vakıf olabildiği ibret ve nasihatleri açıklamak üzere ifade etmesi mümkündür. Ancak Arapçadan başka bir dille yaptığı bu açıklamalar Kur'ân sayılmaz; hiçbir şekilde Kur'ân yerine geçmez. Bilakis bu açıklamalar, manaların zihne yaklaştırılması, ibret almaya yardımcı olması ve hüküm çıkarılması konusunda Arapça olarak yapılan Kur'ân tefsirine benzemektedir. Bu tefsir Kur'ân olarak adlandırılmaz. Binaenaleyh cünüp olan kimsenin ve kafirlerin Kur'ân'ın Arapça tefsirlerine dokunmaları caiz olduğu gibi, Arapça dışındaki mana tercümelerine / meallerine dokunmaları da caizdir.Başarı Allah'tandır! Efendimiz Muhammed'e (s.a.v.), âilesine ve sahabesine salât ve selam olsun.