(4566) no'lu fetvanın birinci ve ikinci sorusu:
(Bölümün numarası 3; Page No. 429)
Soru 1 ve 2: Yasaklanmış olan kafirlere benzeme nedir? Özellikle sadece kafirlere ait hususlarda mi yoksa aslı itibarıyla küfür beldelerinden gelmiş yaygınlaşmış ve müslümnların da kafirlerin de yapageldiği -pantolon, frenk giysilerinde olduğu gibi- şeylerde de benzemek yasak mı? Müslümanların müttaki olanları değil de sadece fasıkları tarafından yapılan şeyleri, müttakileri yaptığı taktirde yine yasak olan benzerlik söz konusu olmakta mıdır? Günümüzde insanların müslümanı ve kafiriyle genelinin yaptığı şekildeki frenk giysilerinin hükmü nedir? Bu sadece bir benzeme midir? Bu konuda kafirlere benzeme söz konusu olduğu halde haramlık veya mekruhluk bakımından derecesi nedir? Mesela pantolonun avreti belli etmesi gibi ayrı bir kerahat söz konusu mudur? Kerahat söz konusu ise bu kerahat tahrimen midir, tenzihen midir? Hatları belli olan avretle kastedilen, sadece avret-i muğallaza mı, bununla beraber uyluklar da dahil mi? Bu durumun (avret-i muğallaza ve uyluğun hatlarının görünmesinin) telafisi geniş pantolonların kullanılması yoluyla olabildiğince mümkün olursa, hâlâ kerahat bulunur mu? Dar veya dizden aşağısında çok az genişlik bulunan tamamen bir pantolonu giymenin hükmü nedir?
Cevap 1 ve 2: Kafirlere benzeme hususunda yasaklanmış olan şeyle kasd edilen, onlara özgü adetler, dinde uydurdukları inanç ve ibadetler noktasında onlara benzemektir. Meselâ sakalı kesmeleri, zünnar bağlamaları, çeşitli zamanlarda, bayramlarda yaptıkları, medet dilemek bakımından salih kimseler hakkında gösterdikleri aşırlıkları, salihlerin kabirleri etrafında tavaf etmeleri, onlar için kurban kesmeleri, çan çalmaları, boyunlarına veya evlerine haç asmaları, mesela ellerine haç dövmesi yaptırmaları gibi konularda tazim maksadıyla ve hıristiyanlar gibi inanarak onlara benzemek gibi.. Onlara benzemenin hükmü farklı farklıdır. Bazen küfür olabilir. Kabirde yatan ölülerden medet dilemek, haçtan bereket ummak, haçı bir simge olarak kabul etmek gibi.. Bu hüküm sadece haram da olabilir. Sakalı tıraş etmek, onların bayramlarını kutlamak gibi. Kafirlere haram olan benzeme türünde gösterilecek gevşeklik, Allah muhafaza, küfre de götürebilir.
Pantolon, takım elibise vb. giysilerin giyilmesi konusunda ise Daimi Komisyon tarafından şu fetva yayınlanmıştır: Giysi türlerinde asıl olan hüküm mübahlıktır. Çünkü giyim adetler kabilindendir. Allah te'âlâ şöyle buyurmuştur: De ki: Allah'ın kulları için yarattığı süsü ve temiz rızıkları kim haram kıldı?
(Bölümün numarası 3; Page No. 431)
... Şerî delilin haram veya mekruh olduğuna delalet ettiği şeyler ise bu hükümden (mübahlıktan) müstesnadır. Erkeklerin ipek giymesi, şeffaf olup tenin rengini gösteren cinsten olduğu için avreti belli eden, vücut hatlarını belli edecek şekilde dar olan giysiler gibi.. Çünkü bu tür elbiseleri giymek, avreti açmak hükmündedir ki avretin açılması caiz değildir. Kafirlerin simgesi haline gelmiş giysiler de bu kapsamdadır ki bunları erkeklerin de kadınların da giymesi caiz değildir. Çünkü Hz. Peygamber (s.a.v.) kafirlere benzemeye çalışmayı yasaklamıştır. Erkeklerin kadın elbiselerini; kadınların da erkek elbiselerini giymeleri de caiz değildir. Çünkü Hz. Peygamber (s.a.v.) erkeklerin kadınlara; kadınların da erkeklere benzemelerini yasaklamıştır. Pantolon, gömlek diye adlandırılan giysiler, kafirlere özgü giysiler değildir. Bilakis bu giysiler birçok ülke ve devlette müslümanların da kafirlerin de giydikleri genele mal olmuş giysilerdir. Ancak bazı ülkelerde insanlar, alışmadıklarından ve halkın giyim adetlerine -her ne kadar başka müslümanların adetlerine uygun olsa da- aykırı olduğundan bu çeşit giysilere soğuk durmaktadır. Fakat müslüman için en evla olanı, halkı bu tür giysilere alışık olmayan bir beldede bulunuyorsa, böyle giysileri giyerek namazda, toplu halde bulunulan yerlerde ve evinin dışında, yollarda, sokaklarda bulunmamasıdır.
Başarı Allah'tandır! Allah peygamberimizin Muhammed ( s.a.v.)'e salat etsin Muhammed âilesine ve sahabesine salât ve selam olsun.