Kadının mahremleri ve kadınların yanında giyinmesi hükmünün beyanı

Kadının mahremleri ve kadınların yanında giyinmesinin hükmünün beyanıBilimsel Araştırma ve Fetva Daimi Komisyonunun (21302) sayılı fetvası


Hamd alemlerin rabbi Allah'adır. Salat ve Selam Muhammed'e, aline ve ashabına olsun. (Bölümün numarası 17; Page No. 291)  İslamın ilk döneminde kadınlar, temizlik, iffet ve edep konusunda Allah ve Resulune imanın bereketi ve Kur'ân'a tabi olmalarıyla zirve olmuşlardı. O dönemde kadınlar iyice örten elbiseler giyiyorlardı. Kendi aralarında ve mahremleri arasında dahi açılıp saçılmazlardı. Asırdan asıra -elhamdulillah- yakın zamana kadar bu doğru yol devam etti. Zamanımızda kadınlar arasında giyim kuşam ve ahlak konusunda nice fesatlar meydana geldi. Burası uzun uzun zikredecek yer değildir. na kadının kadına nazarı ve giyim konusunda çokça soru gelmektedir. Komisyon tüm Müslüman kadınlara haya ahlakıyla ahlaklanmayı beyan etmektedir. Ki peygamberimiz (s.a.v.) bunu imandan ve imanın şubelerinden saymıştır. Şer'en ve örfen emredilen haya şöyledir: Kadının tesettüre riayet etmesi, alçak gönüllü olması ve kendisini şüphe ve fitneden uzaklaştıracak ahlak ile ahlaklanması gerekir. Kur'ân'ın zahiri kadının kadınlara karşı ancak mahrem erkeklere karşı görünebildiği şekilde görünebileceğini açıklamıştır. Evde ve iş anında adetin cereyan ettiği şekilde olur. Yüce Allah'ın (c.c.) buyurduğu gibi: (Bölümün numarası 17; Page No. 292)  Kocaları, babaları, kocalarının babaları, kendi oğulları, kocalarının oğulları, erkek kardeşleri, erkek kardeşlerinin oğulları, kız kardeşlerinin oğulları, kendi kadınları (mü'min kadınlar)... dan başkasına zinetlerini göstermesinler. Ayet. Kur'ân'ın nassı ve hadisin delaleti böyle olunca, peygamber (s.a.v.) eşleri, sahabe kadınları, ümmetten en iyi şekilde onlara uyan kadınlar günümüze kadar ayette zikredildiği şekilde uygulamışlardır. Genelde evde iş yaparken, sakınması zor olan yerlerin açık olması şeklinde yapagelmişlerdir. Başın, iki elin, boynun ve ayakların açılması gibi. Bundan öte açılıp saçılmak konusunda aşırıya gitmeye kitap ve sünnet cevaz vermemiştir. Bu yine kadınların arasında fitneye sebep olmaktadır. Diğer kadınlara kötü örnek olmaktalar. Kafirlere ve kötü iş yapan kadınlara benzemekteler. Peygamber (s.a.v.)'in şöyle dediği sabit olmuştur Kim bir kavme benzerse onlardandır. İmam Ahmed ve Ebu Davud rivayet etmiştir. Müslüm sahihinde Abdullah b. Amr'dan rivayet etmiştir: Peygamber (s.a.v.) onun üzerinde sarı iki elbise görünce: "Bunlar kafirlerin elbiselerindendir, bunları giyme." buyurdu. Sahih Müslim'de yine Hz. Peygamber (s.a.v.) şöyle buyurmuştur: (Bölümün numarası 17; Page No. 293) Cehennem ehlinden iki sınıf insan vardır ki, ben onların benzerini görmedim. Bir topluluk ki yanlarında sığır kuyruklarına benzer bir takım kamçılar var, bunlarla insanlara vurmaktadırlar. Bir de giyinik olduğu halde çıplak, meyleden, erkekleri kendilerine meylettiren, başları Horasan develerinin hörgücüne benzer kadınlardır. Bunlar cennete giremezler, onun kokusunu dahi duyamazlar. Kuşkusuz onun kokusu şu kadar, şu kadar mesafeden alınır. Giyinik çıplakların manası şudur: Kadın kendini örtmeyecek şekilde giyinmesidir. Ancak gerçekte çıplaktır. Örneğin, derisini gösterecek şekilde transparan giyinmesi, vücut hatlarını belli edecek dar giyinmesi veya bazı organlarını örtmeyen kısa elbiseler giymesidir. Müslüman kadınlara gerekli olan şudur: Müminlerin annelerine, sahabenin kadınlarına (r.a.) ve onlara en iyi şekilde uyan ümmetin kadınlarına uymaları gerekir. Tevazu olmalılar ve tesettüre uymak konusunda gayret etmeliler. Bu, fitnenin sebeplerinden uzak tutar ve fuhşiyyata düşüren yanlış arzulardan korur. Aynı şekilde kadınlar, Allah'a ve resulüne itaat, Allah'ın vereceği sevaba ulaşmak ve cezasından korunmak için, Resulullah'ın (s.a.v.) yasakladığı kafir kadınlara ve fahişelere benzemekten sakınmalıdır. Her müslüman velayeti altında olan kadınlar hususunda Allah'tan korkmalıdır. Tesettüre uygun olmayan, açık ve fitneye götüren elbiseler giymelerine müsaade etmemelidir. Kıyamet günü sorumlu olduğu ve sorumluluğu altındaki insanlardan mesul olduğunu bilmelidir. (Bölümün numarası 17; Page No. 294) Müslümanların durumlarını ıslah etmesini Allah'tan niyaz ediyoruz. Ve bizleri en doğru yola iletmesini istiyoruz. Şüphesiz Allah işitir, kuluna yakındır ve duasına icabet eder. Başarı Allah'tandır! Allah, peygamberimiz Hz. Muhammed'e, (s.a.v.) âilesine ve sahabesine salât ve selam etsin.



Tags: