İsra'nın İnkarı

(19048) Numaralı fetvanın ilk sorusu: (Bölümün numarası 2; Page No. 453)  Soru 1: Şeyhulislam'ın Fetvaları'nda okuduğum üzere, Kur'ân'dan bir harfi inkar eden küfre düşer. Üç defa tevbe eder, yoksa öldürülür. Bu durumda, Mirac'ı ve İsra'yı inkar eden kişinin durumu ne olur? Bu adam insanların önünde övünerek şöyle diyor: Bu gerçekleşmiş olması mümkün değildir. Oysa ki Hak Te'âlâ şöyle buyuruyor: De ki: Allah ile, O'nun âyetleriyle ve O'nun peygamberi ile mi alay ediyordunuz?


Cevap 1: İsra ve Mirac olayı kitapla ve sünnetle sabittir: Allah Te'âlâ şöyle buyurmuştur: Bir gece, (Muhammed) kulunu Mescid-i Harâm'dan, Mescid-i Aksâ'ya götüren Allah noksan sıfatlardan münezzehtir. Hz. Peygamber'den mütevatir olarak gelen sahih hadisler, onun bedeni ve ruhu ile uyanık bir halde iken gece yürüyüşü yaptığını bildirmektedirler. Ayrıca bu yöndeki deliller ve işaretler şüpheye mahal bırakmayacak kadar açıktır. Dolayısı ile Ehl-i Sünnet ve'l-Cemaat'in müslümanları, buna iman edilmesi ve bu yönde gelen haberleri tasdik edilmesi noktasında icma etmişlerdir. Aşırı giden inkarcılar bundan yüz çevirmişler, Kureyşli müşrikler inatla bunu inkar etmişlerdir. Allah Te'âlâ şöyle buyuruyor ki: Onlar ağızlarıyla Allah'ın nurunu söndürmek istiyorlar. Halbuki kafirler istemeseler de Allah nurunu tamamlayacaktır. (Bölümün numarası 2; Page No. 454) Kim İsra ve Mirac'ı inkar ederse, Muhammed (s.a.v.)'e indirilmiş olanı inkar etmiş olur. Çünkü bu durumda, bu konuda inen ayetleri inkar etmiş ve yalanlamış olur. Allah Te‘âlânın şöyle buyurduğu gibi: Bir gece (Muhammed) kulunu Mescid-i Harâm'dan, çevresini mübarek kıldığımız Mescid-i Aksâ'ya götüren Allah noksan sıfatlardan münezzehtir. Subhanehu ve Teâlâ'nın dediği Andolsun onu,...önceden bir defa daha görmüştü.(13)Sidretü'l-Müntehâ'nın yanında(14)Cennetü'l-Me'vâ da onun yanındadır. Kim Allah'ın kitabından bir ayeti veya bir kelimeyi veya bir harfi inkar eden küfre düşmüş olur. Dolayısı ile ilk etapta İsra ve Miraç'ı inkar eden kafir olmuş olur. Yine İsra'nın ve Miraç'ın inkarı beş vakit namazın inkarını ve iman etmemeyi gerektirir. Dolayısı bu durumda bu inkarı onu dinden çıkarmış olur. Çünkü namaz, Hz. Peygamber'e (s.a.v.) ve ümmete, gece yürüyüşüne çıktığında Cebrail'in kendisini, sadece Allah'ın bildiği yedi kat semaya çıkardığı gecede farz kılınmıştır. Burada namaz, Miraç ve İsra kıssasında anlatıldığı üzere, Muhammed'in ümmetine Alemlerin Rabbi tarafından vasıtasız olarak farz kılınmıştır. Bu konuda sahih hadisler mütevatir olarak gelmiştir. Son olarak kim bunu inkar ederse, Allah muhafaza, küfründen şüphe edilmez. Allah Te'âlâ şöyle buyurmuştur ki: (Bölümün numarası 2; Page No. 455)  Yoksa siz Kitab’ın (Tevrat’ın) bir kısmına inanıp, bir kısmını inkâr mı ediyorsunuz? Artık sizden bunu yapanın cezası, dünya hayatında rezil olmaktan başka bir şey değildir. Kıyamet gününde ise onlar azabın en şiddetlisine uğratılırlar. Başarı Allah'tandır! Allah, peygamberimiz Muhammed'e, âline ve ashâbına salât ve selam etsin.



Tags: