(17774) no'lu fetva:
Soru: On beş sene önce bir kadınla evlendim, bu eşimden çocuğum olmayınca ikinci evliliği yaptım. Çok şükür ikinci eşimden çocuğum oldu. Bununla birlikte benim asıl meselem şudur: Hanımlarımla iki daireli bir evde yaşıyoruz ve çok şükür bir problem olmadan yemeğimizi iki eşimle beraber yiyoruz. Bununla birlikte Hz. Peygamberin (s.a.v.) gönlü Hz. Aişe'ye meylettiği gibi benim de gönlüm birinci eşime meylediyor. Haliyle eşlerim arasında kıskançlık oluyor, ama fazla değil, ben de onların kalplerine malik olamıyorum. Yine Hz. Peygamber (s.a.v.) eşlerine muamele ettiği gibi ben de aynı muameleyi gösteremiyorum. Aynı şekilde benim eşlerim Hz. Peygamber'in eşleri gibi değildirler. Bana göre eşler arasındaki adalet, infakta, gecelemekte ve barınmada olur. Diğer durumlar ise şer'i konulara girmez. Bu durumlarda adaleti sağlamam pek mümkün değildir. Sizden şu soruları cevaplamanızı istiyorum:1- Bu durumlarda adaleti sağlayamadığımdan dolayı bana günah var mıdır? 2- Eğer bunun günahı varsa bu konuda adaletin sınırları nelerdir? 3-Hangi durumlarda eşlerden biri tercih edilebilir? 4- Bana ve eşlerime ne tavsiyede bulunursunuz? Birinci eşim ile beraber, o da maddi katkıda bulunarak, hacca ve umreye gittik. Hatta eşim kendine ait malından yol masraflarının yarsından fazlasını karşıladı. İkinci eşim de kendi maddi durumu olmadığından buna itiraz etmedi. Bu durumda şu soruların cevabı ne olur? 1-Hacca götürmem konusunda ikinci eşimin benim üzerinde borcu var mıdır? 2- Yolculuktan dolayı gecelemede ikinci eşim için bana bir bedel var mıdır?
(Bölümün numarası 19; Page No. 200)
Cevap: Kişi, gücü nispetinde giyim, yemek, barınma ve geceleme konularında eşler arasında, adaleti gözetmesi gerekmektedir. Sevgi ve gönül kaymalarında adaleti sağlayamadığından dolayı bir günah yoktur. Çünkü Allah Te'âlâ şöyle buyurmaktadır:
Allah Te'âlâ'nın sözü için
Üzerine düşüp uğraşsanız da kadınlar arasında âdil davranmaya güç yetiremezsiniz; bâri birisine tamamen kapılıp da diğerini askıya alınmış gibi bırakmayın.
Hz. Peygamber (s.a.v.) eşlerinin arasında paylaşım yapıyor ve şöyle diyordu:
Allah'ım muktedir olduğum ölçüde bu benim yaptığım taksimdir. Senin malik olduğun ve benim malik olmadığım hususlarda beni muahaze etme.
(Bölümün numarası 19; Page No. 201) Yolculuğa çıktığında ise eşlerin arasında kura çekmelisin. Kime kura çıkarsa onunla yolculuğa çıkarsın. Çünkü Peygamber (s.a.v.) böyle yapardı. Yolculuk esnasındaki gecelemeleri evdeki gecelemelerden sayma ve geceleme paylaşımını sadece evde yap. Hac ve umre yolculuğu da diğer yolculuklar gibidir. Bunda da kura çekmen gerekir. Başarı Allah'tandır! Allah, peygamberimiz Hz.Muhammed (s.a.v.)'e, âilesine ve sahabesine salât ve selam etsin.