Peygamber (sallâllahü aleyhi vesellem) şöyle buyurmaktadır: “Ameller ancak niyete göredir. Herkesin niyeti ne ise eline geçecek odur. Kimin hicreti Allah ve Resülu (rızası ve hoşnutlukları) için ise, onun hicreti Allah ve Resülune müteveccih sayılır. Kim de nail olacağı bir dünya veya nikahlayacağı bir kadından ötürü hicret etmişse, onu hicreti de hedeflediği şeye göredir.” [Buhari rivayet etti]
Peygamberimiz (sallâllahü aleyhi vesellem) hadisinde şöyle buyurdu: “Dinleyiniz / işitiniz! Şüphesiz ki Allah Sa’yi üzerinize farz kıldı.” [Ahmed rivayet etti]
Peygamberimiz (sallâllahü aleyhi vesellem) şöyle buyurur: “Hac Arafat’tır” [Tirmizi rivayet etti]
Allah şöyle buyurmaktadır: «Ve Beyt-i Atik’i (Kâbe’yi) tavaf etsinler.» (Hac: 29)
- Uyarı…
Hac rükünlerinden birini terk ederse, eğer terk ettiği ihram ise; ibadeti yerine getirmiş sayılmaz. Zira niyet etmemiş olur. İbadet ancak niyetle gerçekleşir. Eğer ihramdan başka bir rüknü terk etmişse onu yapıncaya kadar ibadeti tamamlanmış sayılmaz.
nitekim Peygamberimiz (sallâllahü aleyhi vesellem) mikatları zikrettiğinde şöyle buyurdu: “Onlar onlarındır, hac ve umre yapmak için başka yerden gelenler için de mikattır.” [Buhari rivayet etti]
Çünkü Peygamber Efendimiz güneş batıncaya kadar bekledi.
çünkü Peygamber Efendimiz (sallâllahü aleyhi vesellem) gecelemişti. Ve şöyle buyurmuştu: “Ümmetim ibadetini alsın! Şüphesiz ki ben onları bu yılımdan sonra burada bulmayabilirim.” [İbn Mace rivayet etti]
Ayrıca Peygamberimiz zayıf olanlar için ayrılmalarına izin vermişti. Bu da Müzdelife’de geceleme ve Meş’ari Haram’da Allah’ı çokça zikretmeye delildir.
Peygamberimizden sabit olan; “İnsanlara Mina’da kalmalarına ruhsat vermesidir.” [Ebu Ya’la Müsnedinde rivayet etti]
Bu da asıl olan Mina’da kalmaya delildir.
Cenab-ı hak şöyle buyurur: «Sayılı günlerde Allah’ı anın (telbiye ve tekbir getirin).» (Bakara:203).
Sayılı günlerden maksat; teşrik günleridir. Taş atmak Allah’ın bahsettiği bir ibadettir.
Nitekim Peygamberimiz (sallâllahü aleyhi vesellem) şöyle buyurdu: “Beytullah’ı tavaf etmek, Safa ile merve arasında sa’y etmek ve taş atmak ancak Allah tarafından zikrini ayakta tutmak için kılındı.” [Ebu Davud rivayet etti]
Allah’u Teala şöyle buyurmaktadır:«Allah dilerse, siz güven içinde başlarınızı kazıtmış veya saçlarınızı kısaltmış olarak, korkmadan Mescid-i Haram’a gireceksiniz.» (Fetih: 27).
ibn Abbas’tan sabit olan rivayete göre şöyledir: “İnsanlara en son yapacakları ahd Beytullah’ı tavaf etmeleri emredildi. Ancak hayızlı kadın için affedildi.” [Müslim rivayet etti]
1. İhrama girmek için yıkanmak ve koku sürmek.
2. Beyaz renkte izar ve rida giymek.
3. İhrama girdikten Akabe Cemresine kadar Telbiyede bulunmak.
4. Kıran ve İfrad haccı yapmak isteyenler için Kudüm Tavafı yapmak.
5. Kudüm tavafının ilk üç şavtında remel yapmak.
6. Kudüm tavafında ıztıba’ yapmak. Şöyle ki: Ridanın orta kısmını koltuğunun altına koyup ve uçlarını boynuna atmaktır.
7. Arafe gecesinde Mina’da gecelemek
8. Haceru’l-Esvedi öpmek.
9. Müzdelife’de akşam ile yatsı vakitlerini cemi takdim ile kılmak.
10. Müzdelife’de, meş’ari haramın yanında fecir vaktinden güneş doğuncaya kadar mümkünse vakfe yapmak. Yok mümkün olmazsa Müzdelife’nin herhangi bir yerinde vakfe yapabilir.
Kim haccın sünnetlerinden birini terkederse onun üzerine bir şey yoktur ve yaptığı hac sahihtir.
Kim haccın vaciplerinden birini terk ederse kendisine kan gerektirir. Yerine getirmeye mecburdur. Yoksa eksiklik olur.
05-07.jpg