(Bölümün numarası 1; Page No. 271) Birinci soru, (6387) numaralı fetvadan:
Soru 1: Göz değmenin aslı nedir? Allah teala buyuruyor ki:
ve kıskandığı vakit kıskanç kişinin şerrinden Allaha sığınırım!
Hazreti Peygamber (sallallahu aleyhi ve sellem)'in şu mealdeki hadisi sahih midir?:
Mezardakilerin üçte biri, nazardan gitmiştir.
Birinin haset ettiğinden şüphelendiğimizde ne yapmamız veya söylememiz gerekir? Göz değdirenin, göz değdirdiği kişi için yıkanması ve bu suyun göz değen kişiye dökülmesinde bir şifa var mıdır? Göz değen kişi bu suyu içecek mi, yoksa onunla yıkanacak mı?
Cevap: Ayn: "Âne yeiynu"dan türetilmiştir ve göz değmek anlamına gelmektedir. Aslı şudur ki; Göz değdiren kişi, bir şeyden hoşlanır, sonra habis nefsinden bir keyfiyet bunu takip eder ve bakışıyla, göz değen kişiye zehrini zerketmesi sağlanır. Allah teala peygamberine, hasetçiden Allah'a sığınmasını emretmiştir. Allah teala buyurdu ki:
ve kıskandığı vakit kıskanç kişinin şerrinden Allaha sığınırım!
Her göz değdiren hasetçidir, ancak her hasetçi göz değdirmez. Hasetçi, göz değdirenden daha genel bir ifade olduğu için, ondan Allah'a sığınan, göz değdirenden de sığınmış oluyor. Göz değmesi bir oktur ki, hasetçi veya göz değdirenin nefsinden çıkar haset edilen ve göz değene doğru gider, bazen isabet eder bazen etmez. Eğer tehlikeye açık ve korunmasız yakalarsa etki eder, kişi korunmuş, silahlanmış ve okların nüfuz edeceği bir menfez bırakmamışsa, etki etmez, hatta bazen ok sahibine döner. (Zadü'l-Mead'dan, kısaltarak)
(Bölümün numarası 1; Page No. 272) Göz değmesine dair Hz. Peygamber (sallallahu aleyhi ve sellem)'den hadisler rivayet edilmiştir.
"Sahiheyn"de Hz. Aişe
(radiyallahu anha)'dan rivayet edilen hadis te bunlardan biridir:
Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem- bana, (bilen birisine) nazara (göz değmesine) karşı rukye yaptırmamı emretti.
.
Müslim
ve Ahmed b. Hanbelin
rivayet ettiği
ve Tirmizinin "sahih" olduğunu ifade ettiği,
İbn-i Abbas
(radiyallahu anhuma)'dan nakledilen hadiste, efendimiz (aleyhi's-salatü ve's-selam) şöyle buyuruyor:
Nazar (göz değmesi) haktır. Eğer kaderin önüne bir şey geçecek olsaydı, onu nazar geçerdi. Sizden yıkanmanız istendiğinde yıkanın! (göz değdiren kişi göz değdirdiği kişi için vücudunu yıkar ve bu su göz değen kişiye dökülür, hadiste anlatılmak istenen budur)
Yine Ahmed b. Hanbelin rivayet
,
Tirmiz'inin ise
tashih ettiği hadiste, .
Esma bint-i Umeys
dedi ki:
Ya Rasulallah!
Beni Cafer'e
göz değiyor, onlar için rukye yaptıralım mı? Efendimiz (s.a.v.) "Evet, eğer kaderin önüne bir şey geçseydi, nazar geçerdi" buyurdu.
.
Ebu Davud
, Hz.
Aişe
(radiyallahu anha)'nın şöyle dediğini rivayet etti:
Nazar eden kimseye, (Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- tarafından) abdest alması, sonra da onun abdest suyundan kendisine nazar edilen kimsenin yıkanması emredilirdi.
İmam Ahmed
,
Malik
ve Nesai'nin rivayet,
İbn-i Hibban'ın da
tashih ettiği
Sehl b. Hanif rivayeti ise şöyledir:
Hz. Peygamber (sallallahu aleyhi ve sellem) kendisiyle (sehl b. huneyf) birlikte Mekkeye doğru yürümeye çıktı, Cahfedeki Şa'bu'l-Harrara varınca, Sehl b. Huneyf yıkandı (ak tenli, bedeni ve cildi güzel birisiydi), o sırada Adiy bin Ka'b oğullarından Amir b. Rabia ordan geçmekteydi, Sehli gördü ve : Henüz evlenmemiş örtülü genç kızın cildi dâhil bugünkü gibi hiç bir güzel görmedim, dedi. (Bölümün numarası 1; Page No. 273) Bunun üzerine Sehl hemen orada çarpılmış gibi yere yıkılıp kaldı. Onu alıp Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem-'in bulunduğu yere götürdüler. Sahâbe: Ey Allah'ın elçisi! Sehl'e bakar mısın? Allah'a yemîn olsun ki başını kaldıramıyor ve kendine gelemiyor, dediler. Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- buyurdu ki: - Onunla ilgili olarak herhangi birisini itham ediyor musunuz (kimden şüphe ediyorsunuz)? Sahâbe: Ona, Âmir b. Rabia bakmıştı, dediler. Bunun üzerine Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- Âmir b. Rabia'yı çağırdı ve onu azarlayarak şöyle buyurdu: - Sizden biriniz niçin dîn kardeşini öldürüyor? Dîn kardeşinde beğendiğin ve hoşuna giden bir şey gördüğün zaman ona, mübarek olması için duâ etseydin ya! (yani Mâşallah, Bârakallah gibi sözler söyleseydin ya!). Daha sonra Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- Âmir b. Rabia'ya: - Onun (Sehl) için yıkan, buyurdu. Bunun üzerine Âmir b. Rabia, bir kabın içinde yüzünü, ellerini, dirseklerini, dizlerini, ayak parmaklarını ve izarının içini yıkadı.Sonra bu su, Sehl b. Huneyf'in arkasından başının üzerine döküldü. Ardından Sehl hemen iyileşiverdi ve sanki kendisinde hiçbir şey yokmuş gibi insanlarla birlikte yola çıktı.
Ulemanın geneli, zikredilen hadisler ve daha başkaları ve müşahede edilen, yaşanan bir hadise olmasından ötürü, göz değmesinin gerçek olduğu görüşündedirler. Senin zikrettiğin: "Kabirdekilerin üçte biri nazardan gitmiştir" hadisine gelince, bunun sahih olup olmadığını bilmiyoruz, fakat "Neylü'l-Evtar" kitabının müellifi,
Bezzarın
"sahih bir senet"le
Cabir
(radiyallahu anh)'dan Rasulullahın şöyle dediğini rivayet etmiştir:
Allah'ın kaza ve kaderinden sonra, ümmetimden ölenlerin çoğu, nefestendir.
(Bölümün numarası 1; Page No. 274) . (gözdeğmesi) Müslümana, nefsini, cinni ve insi şeytanlardan, Allah'a iman gücü, ona dayanma, tevekkül etme, sığınma, yalvarma, nebevi taavuzatlar (Allah'a sığınma duaları), Felak-Nas, İhlas, Fatiha surelerini ve Ayet el- Kürsiyi bol bol okumak suretiyle korunmak düşer. Taavvuzatlardan birisi şudur:
Yarattıklarının şerrinden Allah'ın eksiksiz kelimelerine sığınırım.
ve
Gazabından, cezasından, kullarının şerrinden, şeytanın vesvesesinden ve yanıma yaklaşmalarından Allah’ın tam olan kelimelerine sığınırım
Allah teala buyuruyor:
Allah bana yeter. O'ndan başka ilâh yoktur. Ben sadece O'na güvenip dayanırım. O yüce Arş'ın sahibidir.
Ve bunlara benzer pek çok şer'i dua vardır. Cevabın başında zikrettiğimiz, İbn Kayyimin sözünün anlamı da budur. Bir insan, birinin kendisine nazar ettiğini bilse veya bundan şüphelense; göz değdirdiği düşünülen kişiden, kardeşi için gusletmesi istenir, su dolu bir kap getirilir, nazar eden kişi elini daldırır, ağzına su alır, çalkalar ve kaba boşaltır, sonra yüzünü bu kaptan yıkar, sonra sol eliyle su alıp sağ dizini, sağ eliyle de sol dizini bu kaptan yıkar, sonra peştemalini yıkar, sonra da bu su, göz değen kişiye arkadan dökülür ve bütün vücudu bir defa yıkanır, Allah'ın izniyle bu kişi şifa bulur.Başarı Allah'tandır! Efendimiz Muhammed'e (s.a.v.), âilesine ve sahabesine salât ve selam olsun.