Gazetelerde kadınlar ile ilgili neşredilen fikirler hakkında açıklama

Gazetelerde kadınlar ile ilgili neşredilen fikirler hakkında Bilimsel Araştırma ve Fetva Daimi Komisyonunun açıklaması Hicri 25/01/1420

Allah’a Hamd, Resulullah’a (s.a.v), âline ve ashabına salat ve selam olsun dedikten sonra: İslam gölgesi altında ve özellikle de ülkemizde müslüman kadının cahiliye döneminin aksine şeref ve haysiyetle yaşadığını, kendisine uygun işte çalıştığını ve Allah’ın kendisine gerekli kıldığı şer’i hakları kazandığını dini hakkında basiretli her müslüman bilir. İslam ahlakına aykırı bazı toplumlarda ise, kadın ihmal edilmiş, harcanmış ve zulüm altında bırakılmış olarak yaşamaktadır. Kadının islam gölgesindeki durumu ise bir nimettir. Bunun için Allah’a şükrediyoruz. Bu durumu devam ettirmek ve korumak da bizim görevimizdir. Kadının ülkemizde edep, tesettür ve tehlikelerden korunmuş olarak yaşaması gibi onurlu bir durumdan kültürleri batılı fikirler ile kirlenmiş olan bir grup insan memnun kalmıyor. Bu insanlar kadınların laik ülkelerdeki ve gayr-ı müslim ülkelerdeki gibi olmalarını istiyorlar. Gazetelerde yazılar yazıyor ve kadın adına şunları istiyorlar: (Bölümün numarası 17; Page No. 245) 1 -Allah’ın şu ayetlerde emrettiği örtünün kaldırılması: Ey Peygamber! Hanımlarına, kızlarına ve mü'minlerin kadınlarına (bir ihtiyaç için dışarı çıktıkları zaman) dış örtülerini üstlerine almalarını söyle. Onların tanınması ve incitilmemesi için en elverişli olan budur. Peygamber'in hanımlarından bir şey istediğiniz zaman perde arkasından isteyin. Bu, hem sizin kalpleriniz, hem de onların kalpleri için daha temiz bir davranıştır. Baş örtülerini, yakalarının üzerine (kadar) örtsünler. Kafileden geri kalma olayında Safvân b. Mu'attal yanından geçince onu hissettiği an örtüsüyle yüzünü örten Hz. Aişe’nin (r.a) şu sözü: Örtünme emrinden önce o beni görüyordu. ve yine onun şu sözü: (Bölümün numarası 17; Page No. 246) Biz ihramlı olduğumuz halde Peygamberle (s.a.v.) birlikte idik. Erkekler yanımızdan geçtikleri zaman, her birimiz örtüsünü yüzüne indiriyordu. Bizi geçtikleri vakit tekrar açıyorduk. Bu ve bunlar gibi kitap ve sünnette müslüman kadına örtünmeyi vacip kılan delliller ile sabit olan örtünmeyi kaldırmak istiyorlar. Bunlar, Allah’ın kitabına ve Resulullah’ın sünnetine kadının muhalefet etmesini istiyorlar. Onlar ve kalbinde hastalık olan herkes bütün iştahıyla baksın diye kadının yüzü açık, örtüsüz olmasını istiyorlar. 2- Kadına araba kullanma imkânının sağlanmasını istiyorlar. Bunu da neden olduğu fesadı bildikleri ve kadını basiret sahibi herkesin bildiği tehlikelere maruz bırakacağını bildikleri halde istiyorlar. 3- Kadının fotoğrafının çekilmesini ve bu fotoğrafın elden ele dolaşan özel kimliklere konulmasını istiyorlar. Bunu kalbinde hastalık olan herkes istiyor. Böyle bir durumun örtüyü kaldırmaya neden olacağı ise şüphesizdir. 4- Kadınlarla erkeklerin içiçe olmasını, kadının nezaket ve fıtratına uygun olan işini bırakıp erkeklere has olan işlerde çalışmasını istiyorlar. Sadece fıtratına uygun işlerde çalışmanın kadını felce uğratacağını iddia ediyorlar. (Bölümün numarası 17; Page No. 247) Şüphesiz bunlar gerçeğe aykırıdır. Çünkü kadını asıl felce uğratan kendisine uygun olmayan işlerde çalışmasıdır. Ayrıca kadının kendisine uygun olmayan işlerde çalışması, kadın ve erkeğin içiçe olmasını, kadının namahremi ile tek başına kalmasını ve mahremi olmadan kadının yolculuk yapmasını yasaklayan şeriata da aykırıdır. Şeriatın kadına bunları yasaklamasının sebebi, bu durumların hoş olmayan sonuçlara neden olmasıdır. İslam, ibadet mekânlarında bile kadın ve erkeğin içiçe olmasını yasaklamış, namazda kadınların erkeklerin arkasında durmalarını emretmiştir. Kadınların evlerinde namaz kılmalarını teşvik etmiştir. Bu konuda Resulullah (s.a.v.) şöyle buyurmaktadır: Allah'ın cariyelerini (kadınları) Allah'ın mescidlerinden men etmeyiniz. Onların evleri onlar için daha hayırlıdır. İslamiyetin kadınlarla ilgili koyduğu bütün bu hükümler, kadınların haysiyetini korumaya ve onları fitne sebeplerinden korumaya yöneliktir. Bütün müslümanlar, kadınlarının haysiyetini korumalı ve bu sapık propagandalara itibar etmemelidir. Başkalarından ders alan mutlu olur prensibince müslümanlar, bu propagandalara aldanan ve onları benimseyen toplumlarda kadınların maruz kaldığı tehlikeli sonuçlardan ders almalıdır. Aynı şekilde bu ülkenin yöneticileri, bu ahlaksız insanların kötü düşüncelerini neşretmelerine engel olmalı ve toplumu bunların kötü etkilerinden ve tehlikeli sonuçlarından korumalıdır. Peygamber (s.a.v.) şöyle buyurmuştur: Benden sonra, erkekler için kadınlardan daha zararlı bir fitne bırakmadım. Başka bir hadiste de efendimiz şöyle buyurmuştur: (Bölümün numarası 17; Page No. 248) Kadınlara iyiliği tavsiye ediniz. Onlar için iyi olan onların iffet ve haysiyetlerini korumak ve onları fitne sebeplerinden uzaklaştırmaktır. Başarı Allah'tandır! Allah peygamberimiz Hz. Muhammed'e, (s.a.v.) âilesine ve sahabesine salât ve selam etsin.