Kız kardeşlere ve eşin babasına zekat vermek

(5384) no'lu fetva: (Bölümün numarası 10; Page No. 61) Soru: Teyzem, Annemin kız kardeşi yaklaşık doksan yaşında. Kendisine ölen kocasından miras kalan araziler, akarlar ve mülklere sahip. Yaşlılığından dolayı bu mallarında tasarrufta bulunamıyor. Erkek kardeşi ve başka kadından olma çocukları onu zorla gasp ediyorlar. Bazı mal ve emlakına sahip olan erkek kardeşi 15 sene süreyle onun bakımını üzerine aldı, sonra anneme ben baktığım halde hiçbir şeye malik olmayan ve annemin yanında kalması için onu kovdu. Bu kardeşi bir kutu ilaç parası da dahil malından ona yetecek kadar ona vermiyor. Öyle ki, yine zorla ona harcamak üzere katkıda bulunmaya beni mecbur bıraktı ve bunun yanında oturduğu dairesini de gasp ettiler. Beş sene süren ailevi görüşmelerden sonra, onun yemesine ve içmesine bile yetmeyen her ay ona verdikleri çok az şeye ilaveten bir şeyler vermesi ile ilgili kardeşini ve kocasının çocuklarını ikna etmede başarısız olduk. Kardeşinin, yanında kalmasını yahut her ay onun mülkünden verilen malı artırmayı reddetmesinden sonra, bakımını üstlendiğim annemin yanında kaldığı beş sene boyunca, ona harcamak için zirai arazisindeki mülklerinden bir parça satma konusunda onlarla görüşmeye çalıştık. Fakat yaşlılığından ve hayatı tam anlamamasından dolayı bunu reddetti. Aynı şekilde varisleri olan erkek kardeşlerinden bazıları reddetti ve bazıları ise muvafakat etti. Anladık ki; bu durum, satma imkanı olmaması yanısıra, ailevi bir fitne meydana getirecek. Zira malın sahibi o, yaşlılığından ve idraksizliğinden dolayı reddediyor. Şu anda giyim, yeme ve ilaç gibi isteklerinin çokluğundan ben dara düştüm. Diğer kardeşimin gücü olmasına rağmen, anneme, eşime ve çocuklarıma bakmaya gücüm yetiyor. Onun başka çocukları yok, o Mısır'da ikamet ediyor, malları Mısır'da ve onların hepsi Mısır uyruklu.Soru şu: Kendi malımdan ona harcadığım malımı, üzerime farz olan zekattan saymak caiz midir? Şu da bilinmelidir ki, işin gerçeği o benden daha zengindir. Fakat onun malları ve emlakı onun tasarrufunda değildir ve kardeşi onu gasp ediyor. Yine ona yetecek kadar kendi malımın zekatı vardır. Dinen ona harcama yapmam gerekir mi, bu durumda ona zekat vermek caiz değildir. Zira annem ondan önce vefat ettiği zaman ben ona mirasçı olamıyorum ki, annemin sağlığı da ondan çok iyi değildir. Bu konuda bana bilgi verin, Allah sizi hayırla mükafatlandırsın.


Cevap: Birinci olarak: Teyzenin kardeşinin ve başka kadından olan çocuklarının onun malını gasp etmeleriyle ilgili olarak, şeri mahkemelere başvurulması gerekir. (Bölümün numarası 10; Page No. 62) İkinci olarak: Teyzene daha önce harcadığın şeyi farz olan zekattan sayman caiz değildir. Söylediğin gibi mali durumu böyle iken ona zekat vermen de caiz değildir.Üçüncü olarak: Zikredilen durumda onun nafakası sana vacip değildir. Bilakis ona iyilikte ve sılay-ı rahimde bulunman gerekir. Peygamber (s.a.v.) şöyle buyurmuştur: Teyze anne yerindedir. Başarı Allah'tandır! Allah, Peygamberimiz Hz. Muhammed'e (s.a.v.), ailesine ve sahabesine salat ve selam etsin.


Tags: