Camide cemaat halinde Teravih namazı kılmak .
(4167) no'lu fetva:
Soru:
Bir imamla birlikte camide cemaatla teravih namazı hakkında sünnet-i nebeviyye nedir?
Cevap: Camide bir imamla Ramazan'da teravih namazı kılmak, peygamberimiz Muhammed b. Abdullah'ın (s.a.v.) bize bıraktığı bir sünnettir. Zira
Aişe
(r.a.), Peygamber'in (s.a.v.) camide bu namazı kıldığını ve insanların da onun gibi namazı kıldıklarını, sonra ikinci gün yine kıldığını ve insanların çoğaldığını, sonra üçüncü yahut dördüncü gece insanların namaz kılmak için toplandıklarını ve Resûlüllah'ın (s.a.v.) onların yanına çıkmadığını ve sabah olunca şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir:
Yaptıklarınızı gördüm, sonunda size farz olmasından korkmam, sizin yanınıza çıkmaya mani oldu.
Bu Ramazan ayında idi.
Hadis müttefekun aleyhtir.
Yine (Bölümün numarası 7; Page No. 197)
Abdurrahman b. Abdilkari
rivayetinde şöyle demiştir:
Ramazanda
Ömer b. Hattab'la
birlikte mescide çıktım.
İnsanlar
dağınık bir şekilde ayrı ayrı namaz kılıyor,
adam namaz kılarken
bir grup onun gibi namaz kılıyordu.
Bunun üzerine Hz. Ömer şöyle dedi:
"Bunları bir kâri'in (okuyucunun) arkasında toplamayı, daha uygun görüyorum." Sonra buna azmederek Übey b. Ka'b'ın imamlığı altında topladı. Sonra bir başka gece onunla birlikte mescide çıktım, insanların hepsi, kârilerinin arkasında namaz kılıyorlardı. Bunun üzerine Hz. Ömer şöyle dedi: "Bu ne güzel bid'attır." Bu namazı gecenin sonuna doğru geciktirmek üzere uyuyanlar, gecenin evvelinde kılanlardan daha üstündürler. İnsanlar evvelinde kalkarlardı.
Hadisi
Buhari rivayet etmiştir.
Yukarıda geçenlerden anlaşılmıştır ki, Teravih namazı, Peygamber'in (s.a.v.) zamanında ve Ömer b. Hattab'ın (r.a.) zamanında
cemaatla
kılınıyordu. Sonra müslümanların uygulamaları bu güne kadar böylece devam etti. Hz.
Ömer'in
(r.a.): "Bu ne güzel bid'attır" sözüne gelince, onun (r.a.) buradaki kastı, dil yönünden bid'attır. Çünkü bu namaz, onun (s.a.v.) zamanında devamlı bir şekilde cemaatla kılınmamıştır. Ancak onlara farz olur korsusuyla, üç yahut dört gece onlara cemaatle namaz kıldırmış ve sonra terk etmiştir. Resûlüllah (s.a.v.) vefat edince, onlara farz olmasından emin olunmuş ve Hz. Ömer (r.a.) onun
kılınmasını
emretmiştir.Başarı Allah'tandır! Allah, peygamberimiz Hz. Muhammed'e (s.a.v.), âilesine ve sahabesine salât ve selam etsin.