(1978) no'lu fetvanın birinci sorusu:
Soru 1: Ben Birleşik Amerika'da okuyan Suudlu öğrencilerden
biriyim.
Biz, yolumuza engel olan bir takım zorluklarla karşı karşıyayız. Onlardan birisi, cuma namazı. Biz daha önce, kırk kişiden az olursa caiz olmaz diye onu kılmıyorduk. Biz kırk kişiden azız ve cumanın bizden düşüp düşmediğini bilmiyoruz?
Cevap 1: Kim, sizin gibi, yolculukta namazı kısaltmaya mani bir ikametle mukim olursa, alimlerin sahih olan görüşüne göre cuma namazını kılması gerekir. Onun farziyeti ve sıhhati için sayının kırk kişi olması şart koşulmaz. Bilakis yine âlimlerin sahih olan görüşüne göre, mukim erkeklerden üç ve daha fazla olması yeterlidir. Zira genel olarak Allah Te'âlâ şöyle buyurmuştur:
Ey iman edenler! Cuma günü namaza çağırıldığı (ezan okunduğu) zaman, hemen Allah'ı anmaya koşun ve alış verişi bırakın.
Hz. Peygamber (s.a.v.) de şöyle buyurmuştur:
Birtakım kimseler ya cumaları terk etme işinden vazgeçecekler, yahutta Allah onların kalplerini mühürleyecek, sonra da gafillerden olacaklardır.
(Bölümün numarası 8; Page No. 212)
Hadisi
Müslim rivayet etmiştir.
Oranın vatandaşı olmayıp, kısaltmaya mani bir ikametle mukim olanların ise, oranın vatandaşlarına tabi olarak cuma kılmaları gerekir.Ancak kırk kişi olduğunuz zaman size farz olur diye daha önce terk ettiğiniz cuma namazına gelince, hüküm hakkındaki bilgisizliğinizden dolayı, Allah'ın geçmiş olanları affedeceğini umuyoruz.Başarı Allah'tandır! Efendimiz Muhammed'e (s.a.v.), âilesine ve sahabesine salât ve selam olsun.