Hulûl hakkındaki şüpheleri uzaklaştırmak

(Bölümün numarası 3; Page No. 216) (5213) no'lu fetvanın birinci sorusu: Soru 1: "Allah her yerdedir" -Allah bundan yücedir- diyenlere karşı nasıl cevap verilir ve bu görüşte olanın hükmü nedir?


Cevap 1: Öncelikle; Ehl-i Sünnet ve'l-Cemaat'ın inancı Allah te'âlâ'nın bizatihi arşı üzerine istiva ettiği ve bunun alemin dışında olduğu hatta alemden ayrı, farklı olduğu, herşeye muttali olduğu, ne yeryüzünde ne de gökyüzünde hiçbir şeyin ona gizli kalmadığı yönündedir. Allah te'âlâ şöyle buyurmuştur: Şüphesiz ki Rabbiniz, gökleri ve yeri altı günde yaratan, sonra Arş'a istivâ eden,...Allah'tır. ... Allah te'âlâ buyurdu ki: Rahman, Arş'a istivâ etmiştir. Bir diğer ayette Allah te'âlâ şöyle buyurmuştur: sonra Arş'a istivâ eden (ona hükmeden) Rahman'dır. Bunu bir bilene sor. Allah te'âlâ şöyle buyurdu: Gökleri, yeri ve bunların arasındakileri altı günde (devirde) yaratan, sonra Arş'a istivâ eden Allah'tır. Başka bir ayette de Allah te'âlâ şöyle buyurmuştur: O, ...Arş'ı su üzerinde iken, gökleri ve yeri altı günde yaratandır. Allah te'âlâ'nın yaratıkların üzerinde olduğunun delillerinden biri de Kur'ân'ın onun yanından indirilmesidir ki, inme eylemi sadece yukarıdan aşağıya doğru olur. Allah te'âlâ şöyle buyurmuştur: Sana da, daha önceki kitabı doğrulamak ve onu korumak üzere hak olarak Kitab'ı (Kur'ân'ı) gönderdik. (Bölümün numarası 3; Page No. 217) ... Bir diğer ayette Allah te'âlâ şöyle buyurmuştur: Hâ. Mîm.(1)Bu Kitap mutlak galip, hakkıyla bilen,...Allah tarafından indirilmiştir. Başka bir ayette de şöyle buyurmuştur: Hâ. Mîm.(1)(Kur'ân) rahman ve rahîm olan Allah katından indirilmiştir. Allah subhânehu ve te'âlâ'nın uluvvu (yukarıda olması) ile ilgili daha başka ayetler de mevcuttur. Bir hadiste Mu'âviye b. Hakem el-Sülemi şöyle anlattı: Benim bir cariyem vardı. Uhud ve El-Cevvâniyye taraflarında bana ait bir sürüyü otlatırdı. Bir gün yanına gittim. Bir de baktım ki sürüden bir koyun kurt kapmış. Ben de bir insanoğluyum, haliyle diğer insanlar gibi ben de üzüldüm. Ama cariyeye bir tokat attım. Ardından Resûlullah'ın (s.a.v.) yanına vardım. Bu olayı benim gözümde çok büyük ve rahatsız edici olarak gösterdi. "Ey Allah'ın Resûlü!" dedim, "O cariyeyi azat edeyim mi?" "O cariyeyi bana getir!" dedi. Cariyeyi Hz. Peygamber'in yanına getirdim. Ona "Allah nerede?" dedi. Cariye "Semâda.." dedi. Hz. Peygamber "Ben kimim?" dedi. Cariye "Sen Allah'ın resûlüsün.." dedi. (Sonra) Hz. Peygamber "Onu azad et! O mümin bir kadın." buyurdu. Bu hadisi Müslim, Ebu Davud, Nesai ve diğer kaynaklar tahric etmiştir. Sahîhayn'da yer alan Ebû Said el-Hudri (r.a.) hadisinde Resulullah (s.a.v.) şöyle demiştir: Bana itimat etmiyor musunuz? Ben semada olanın eminiyim. Sabah akşam bana gökyüzünün haberi geliyor. (Bölümün numarası 3; Page No. 218) İkinci olarak; Allah'ın heryerde olduğunu inanan kimse hululiyedendir. Bu inançta olan birine az önce geçen ve Allah'ın yukarı cihette olduğuna Allah'ın arşı üzerinde istiva ettiğine, yaratıklarından ayrı olduğuna delalet eden delillerle cevap verilir. Kitabın, sünnetin ve icmaın delalet ettiklerine boyun eğerse ne ala.. Aksi halde İslam'dan gerisin geri dönmüş mürted bir kafirdir.Allah te'âlâ'nın Nerede olsanız, O sizinle beraberdir. sözünün manası, Ehl-i Sünnet ve'l-Cemâ'ata göre Allah te'âlâ'nın ilmiyle, içinde bulunduğu duruma muttali oluşuyla beraberlerinde olduğudur. Allah teâla'nın O, göklerde ve yerde tek Allah'tır. Gizlinizi, açığınızı bilir. (Hayır ve şerden) ne kazanacağınızı da bilir. sözünün anlamı ise, hem göklerin halkının ve hem de yeryüzü halkının mabudu olduğudur. Allah te'âlâ'nın Gökteki İlâh da, yerdeki İlâh da O'dur. sözünün anlamı ise, göklerin halkı ile yeryüzü halkının ilahı olduğu ve ondan başkasına hakkıyla ibadet olunamayacağı şeklindedir. Bu babda varid olan ayetlerle hadislerin arası hak ehli nezdinde bu şekilde bulunmaktadır.Başarı Allah'tandır! Efendimiz Muhammed'e (s.a.v.), âilesine ve sahabesine salât ve selam olsun.


Tags: