(836) no'lu fetvanin ikinci sorusu:
Soru 2:
Sakalı kesmek, zina ve livata suçu ile aynı mıdır?
Cevap 2: Hamd yalnız Allah'a aittir. Salât ve selâm onun resulüne, âilesine ve sahabesine olsun. Deriz ki:Sakal bırakmak; Resulullah'ın (s.a.v.) sakalın uzatılmasını emrettiğine delalet eden deliller sebebi ile şer'an vaciptir.
Bıyıkları kısaltın ve sakalları uzatın.
Nehyin, zıttını gerektirmesi gibi emir de vücubu gerektirir.Buna bağlı olarak sakalı kesmek haram olmaktadır. Haram işleyen kimse günahkar olup, onun hükmünü başlangıçta olması veya sonradan öğrenip de aynı hal üzere ısrarlı davranması durumunda tazir cezası uygulanır. Tazir hakkındaki genel kural şudur: Kişinin tazire müstehak olacağı şartlar, yerler, durum ve şahıslar açısından farklılık gözetmesine göre şer'i hakimin takdirine bırakılmıştır. (Bölümün numarası 5; Page No. 155) Zinanın cezası evli olan zani ve zaniyenin recmedilmesi şeklinde şeriat açısından belirlenmiştir. Evli olmamaları durumunda ise yüz sopa ve hür olması durumunda da bir sene boyunca sürgün ile cezalandırılır. Bunun beyanı Kur'an'da ve kavli ve fiili sünnette gelmiştir. Zina büyük günahlardan birisidir. Sakalı kesmek de bir günah olmakla beraber zina günahından daha aşağıdadır. Hükmünü delili ile beraber öğrendikten sonra insanın bunda ısrar etmesi büyük günahtır. Livatanın cezası ise ölümdür.Başarı Allah'tandır! Allah; peygamberimiz Muhammed'e (s.a.v.), âilesine ve sahabesine salât ve selam etsin.