Görevde ihlas (samimiyet)

(Bölümün numarası 15; Page No. 157) (8730) no'lu fetvanın ikinci sorusu: Soru 2: Bir kişiyi kayırmanın, ayrımcılık yapmanın hükmü nedir? Ayrıca şu konu hakkında görüşünüzü öğrenmek istiyorum: Hükumet departmanında çalışan bir adam, çalıştığı departman için bir bina kiralamak istedi. Ve garantili, sağlam bulduğu seçenekleri, daha doğrusu babasının binasını kuruma sundu. Fakat bu konuya hiç girmedi. Ama araştırma kurulu o binanın onların olduğunu öğrendi. Ancak ona nazik davrandı. Sonuçta bu bina en güzel seçimdi. Fakat kurul bu memuru kayırdığı için ücret civardakilerle kıyaslandığında yüksek bir meblağdı ve miktarı 120 000 riyaldi. Fakat bu durum, departmanın yetkisinde değildi. O yüzden fiyatı bakanlığa sundu. Bu binayı bu durumda kiralamak konusunda hüküm nedir? Bu konuda ne tavsiye edersiniz?

Cevap 2: Kurulun bu memura nazik davranmak için ihaleyi onun ya da babasının evi üzerine kurması ve evin ücretinin artışında hoşgörülü davranıp onları kayırması caiz değildir. Çünkü memurla beraber ihaleye girenleri de zarara uğratmış olur. Yine hükumeti aldatma ve ona ihanet etmek suretiyle devleti zarara uğratabilir. Bu memurun ya da onun dışında bu durumdan haberdar olan diğer kişilerin, bu zulme rıza göstermeleri caiz değildir. Bilakis bunu inkar etmeleri ve güçleri yettiğince bu durumu değiştirmeye çalışmaları gerekir. Nitekim Resulullah (s.a.v.) şöyle buyurmuştur: (Bölümün numarası 15; Page No. 158) Kim bir kötülük görürse, onu eliyle, buna gücü yetmezse diliyle, buna da gücü yetmezse kalbiyle değiştirsin, bu imanın en zayıf derecesidir. Bu hadisi Ahmed b. Hanbel, Müslim ve diğer Sünen tarzı eser sahipleri rivayet etmiştir. Başarı Allah'tandır! Allah , Peygamberimiz Hz. Muhammed'e (s.a.v.), âilesine ve sahabelerine salât ve selam etsin.