Duhülden önce kocası ölen kadın mehrini alır, kocasına mirasçı olur ve iddet bekler

(10273) no'lu fetva: (Bölümün numarası 19; Page No. 88) Soru: Benim adım (A.M.A.), (M.FA.) isimli kızı oğlum (M.A.A.) isimli bir şahsın kızı ile nişanladım ve daha sonra anlaştık ve nikah kıyıldı. Adamın kendisine yirmi beş Suudi riyal verdik. Adetimize göre burada adama kadınla duhül yapmak istediğinde kadına ihtiyacı olduğu çeyiz veya diğer eşyalarını almak zorundadır. Nikah kıyıldıktan beş ay sonra bu oğlum öldü. Bunun üzerine biz de gelinimizin babasına gittik ve bu kızı diğer oğlumla evlendirmek istedik. Kızın babası ise bu meseleyi bilen birilerine götürmemizi istediler. Mesele ise şöyledir: Kocasının ölen kadına zimmetinden bir şey kalır mı? Bu adamın şahsi olarak geride bıraktığı bir malı yok, hayatta iken babasının yardımı ile geçiniyordu. Hatta kadının babasına verilen para da kocanın babasınındı. Ayrıca bu kadın ölen kocasının arkasından yas tutması gerekiyor mu? Duhül olmadığı için adet yerine gelmese de yine bu kadına mehir verilmesi gerekiyor mu?Kızın babasının aldığı para, kızının ölen kocasnın diğer kardeşi ile evlendirse bile, geri iade edilmesi gerekiyor mu? Size sormuş olduğumuz bu soruları delilleri ile açıklamanızı istiyorum.


Cevap: Birinci olarak; Eğer nikah kıyılmışsa, duhülden önce kocası ölen kadın, iddet bekler ve yas tutar. İddetin süresi ise dört ay on gündür. İkinci olarak: Bu kadın mehirini alır. Eğer bu mehrin miktarı belirlenmiş ise söylenilen miktarı alır, belirlememiş ise mehr-i misli alır. Üçüncü olarak: Eğer çocuğu yoksa kadın kocasının malının dörtte bir oranında mirasçısı olur. Çocuğu varsa sekizde bir oranında mirasçı olur. Dördüncü olarak: Kadın vefat iddetini tamamladıktan sonra kocanın kardeşi ile veya başka biri ile evlenmesi caizdir. Kızın babası daha önceden almış olduğu parayı, kızını diğer kardeşi ile evlendirmiş olsa da, geri iade etmez. Başarı Allah'tandır! Allah, peygamberimiz Hz. Muhammed (s.a.v.)'e, âilesine ve sahabesine salât ve selam etsin.


Tags: