(Bölümün numarası 6; Page No. 389) Üçüncü soru, (1500) no'lu fetvadan:
Soru 3:
İnsanlara namaz kıldıran görevli bir imam namazın bütün rekatlarında bilerek sadece Fâtihayı okumakla yetiniyor ve şöyle diyor: Resûlüllah (s.a.v.) namazında hata yapan kimseye şöyle demiştir: "Kur'ân'dan kolayına geleni oku." Sure okumak sünnettir ve sünnet farzı batıl etmez. Onun dediği sahih midir? Yine sureyi unuttuğu ve bilerek secde yapmadığı zaman, namazı sahih midir, yoksa değil midir?
Cevap 3: Allah Resûlü'nün (s.a.v.) sünneti; öğle, ikindi, akşam ve yatsı namazlarının ilk iki rekatında Fâtiha'yı okuduğu zaman, ondan sonra bir miktar daha Kur'ân'dan okurdu. Sabah, Cuma, bayram, güneş tutulması ve istiska namazlarında da böyle yapardı. Bu, Ondan (s.a.v.) rivayet edilen sahih hadislerde sabit olan şeydir ki, sadece Fâtiha ile yetindiğine dair bir delil bilmiyoruz. Söylendiği gibi sadece onunla yetinmek, Peygamber'in (s.a.v.) yoluna muhalefettir. Kim, bu sünnetin delalet ettiği şeydir diye iddia ederek onunla yetinirse, hata yapmış ve sünnete muhalefet etmiş olur. Namazında hata yapanla ilgili hadiste, zikredildiği gibi, Fâtiha'yla yetinmek isteyen kimse için delil yoktur. Çünkü o sözüyle şunu kastediyor: Sonra Kur'ân'dan kolayına geleni oku. Bu, yani onunla birlikte onun dışında kolayına geleni oku, demektir. Zira bunun böyle olduğunu belirleyen hadisler vardır. Ebu Davud da değişik yollardan şöyle rivayet
edilmiştir:
Tekbir getir ve ardından Fatiha'yı, sonrasında da Allah'ın dilediği yerden oku.
Bu, karışıklığı ortadan kaldırmada bir nasstır. (Bölümün numarası 6; Page No. 390) İkinci vecih: Hadis, özellikle hata yapan adam hakkında öğretme amacıyla söylenmiştir ve başkasına vacip olmadığına delil olmaz. Yoksa niyet, selam ve zikredilmeyen diğer şeylerin de vacip olmaması gerekirdi. Fâtiha'dan başka okunacak olan şeyin sehven terkedilmesine gelince, âlimlerin sahih olan görüşüne göre ondan dolayı sehiv secdesi gerekmez.Başarı Allah'tandır! Efendimiz Muhammed'e (s.a.v.), âilesine ve sahabesine salât ve selam olsun.