Akrabalara infak etmek

( 8989 ) Numaralı fetva: Soru : 48 yaşındayım ve dört kızım var. Ben ve anneleri onların tedavisiyle uğraştık. Hepsi doğuştan özürlü olduğu için hala sıkıntı çekmekteyiz. Ucu bucağı olmayan borçlar üzerimize yıkıldı. Hayatımızı nasıl devam ettirdiğimizi sadece Allah (c.c.) bilir. Bizim sadaka alabileceğimize karar verdiler. Dört sene önce annem vefat etti. Babam hayattadır. Annemden 16 çocuğu var. En büyükleri benim. 12 kız 4 erkek kardeşiz. Annem vefat edince kız kardeşim 10 yaşındaydı. Babamdan benimle ve kızlarımla yaşamak istedi ancak babam kabul etmedi. Babamın yaşı büyüktür ve sadece kendi dediğini yapar. Kardeşim 2.5 sene onunla yokluk içinde yaşadı. Çünkü o süreçte birden fazla defa evlendi. Kahire'den evlendi ve orada yaşadı. Eğitimini, yetişmesini ve bir çok şeyi kaybettikten sonra kardeşimin benimle yaşamasına izin verdi. Ben, kızlarım ve anneleriyle beraber hamd olsun kız kardeşim gelene kadar geçinip gidiyorduk. Kız kardeşim kızlarımla konuşuyor. O akıllı birinin olmaması gereken, inatçı, kafası kuru, kalbi kara ve kindar biridir... Benle eşim şöyle diyoruz: O küçüktür ve onu yönlendirecek kimse bulamamaktadır. Allah (c.c.) sabır ve tahammül konusunda bize yardım etsin. İleride düzelir. Maalesef onun yetiştiği ortam şu an karşılaştığı durumla aynı değildir. Allah'ın lütfuyla bizim evimizde her hangi bir fitne, kin ve şikayet edilecek bir şey yoktu. Kızlarım haddi hesabı olmayan psikolojik sıkıntılar ve olumsuzluklara maruz kalmaya başladılar. Eşimin sinirleri bozuldu, ortamı hafifletmeye bile başladı. Ben ise hasta ve engelliyim. Çok tehlikeli hastalıklarım var. Bunlar, koroner arterde sertleşme, gut hastalığı, bacakta pıhtılaşma ve tiroid kanseri. Tedavi masraflarını nasıl karşıladığımı Allah bilir. Hayatıma dair musibete ihtiyacım yok. Babamın hamd olsun iyi bir geliri var. Babam hayatta olduğu müddetçe kız kardeşime bakmak zorunda olmadığımı düşünüyorum. Bununla beraber kardeşimin ilgi ve yönlendirilmeye ihtiyacı olduğunu da düşünüyorum. Başarısız olmasına rağmen bu sene eğitim öğretim dönemi sona erdikten sonra iki yıldır yanımızda olan kız kardeşimi babama göndermeye karar verdim. Kardeşim, yılın dokuz ayını Mısır'da -Kahire- geçiren, üç ayını da Krallıkta geçiren (mülklerinin kira gelirlerini teslim almakta) babamla telefonda konuştu, ben de konuştum ancak o bana şöyle dedi: Farzetki ben öldüm. (Bölümün numarası 25; Page No. 334)  (Bölümün numarası 25; Page No. 335)  Ben de ona: Allah korusun ölürsen, onu Krallıkta kardeşlerimin yanında bırakırım ve eğitim masraflarını karşılardım. Onu okula gönderirdim dedim. Özetle, babam bana kız kardeşini gönderme dedi. Dilediğini yapabilirsin. Hocam: Durum zannımca sosyal bir sorun değildir. Sorum din ve şeriat açısındandır. Kız kardeşimi babama karşı gelerek ona gönderirsem günahkar olur muyum? Allah'tan (c.c.) korkuyorum. Ancak iyice düşündükten sonra tek çözüm yolunun kardeşimi göndermek olduğunu görüyorum. Ya da eşimi boşayacağım ve kızlarımı perişan edeceğim. Zaten onlar hastalık ve sıkıntılarla boğuşmaktalar. Hatta çıkmaza sürükleyen kan basıncı ve yükselmesine maruz olan bir durum var.


Cevap : Eğer durum anlattığın gibi ise, kız kardeşine bakmak zorunda değilsin. Zikrettiğin zararı def etmek için de onu babana göndermende bir günah yoktur. (Bölümün numarası 25; Page No. 336) Başarı Allah'tandır! Allah, peygamberimiz Hz. Muhammed (s.a.v.)'e, âilesine ve sahabesine salât ve selam etsin.


Tags: